Ankara'nın savunma sanayisinin kalbi olan TUSAŞ, karanlık bir geceyi arkasında bırakırken stratejik bir zaafın tüm ülkeyi sarstığı anları yaşadı. Ülkenin ileri teknolojiye dayalı geleceğine darbe vurmaya çalışan bu hain saldırı, hem milletin yüreğinde hem de savunma gücünde derin bir yara açtı. Bu karanlık günde, sadece binalar değil, bir ulusun güvenlik ve umutları da saldırıya uğradı.
Askeri Eğitmen ve Stratejist Önder Satgun’a durumu değerlendirmesi için sorduğumuz da ‘’Ekran ve haber kaynaklarında paylaşılan Teröristlerin Saldırı öncesi Ankara sokaklarında ve Tesis içindeki görüntülerini incelediğimde donuk, soğukkanlı ve sakin bir şekilde durakta, kafede ve yolda hareket ettikleri görülüyor. Tesise giriş ve tesisteki saldırı sırasındaki görüntüleri incelediğimde; duruş, sıçrayış, mevzi alma, ikili ilerlemeleri, silah tutuş ve doğrultma şekilleriyle kesinlikle iyi eğitildiklerini anlamak zor değil. Bu yönüyle baktığımızda Dost ve müttefik ülke ABD tarafından eğitilen dağ kadrosundaki malum örgütün özel birimi olduklarını tahmin etmek de hiç zor değil. Sıkıntı ise bu tip hücrelerin şehirlere sızmış yapılanmaları. Burada MİT’e ve diğer istihbarat birimlerine iş düşüyor.
Gerekirse de bölgedeki ABD görev gücü ile irtibat kurularak bu eğitimleri alanların listesine ulaşılmalı ve gereken yapılmalıdır. Çünkü bu saldırı son anda planlanmış ve siyaset dünyasında yapılan açıklamalara bir cevap olarak verilmiş bir saldırı değil, keşif ve istihbarat çalışması mutlaka çok öncesinde yapılmış ayrıca örgütün yürütülen söz konusu görüşmelerden Türk Kamuoyundan daha çok haberdar olduğu da aşikâr.
TUSAŞ'a yapılan bu saldırı, Türkiye için oldukça kritik bir olaydır çünkü TUSAŞ (Türk Havacılık ve Uzay Sanayii), Türkiye'nin savunma ve havacılık alanında kilit rol oynayan stratejik bir kuruluştur’’ ifadelerini kullandı.
UHA Haber Merkezi - DİLARA İNCEBACAK
SON YAZILAR